Bağırsaklarınız sinyal veriyor olabilir: Bu belirtileri göz ardı etmeyin

İltihaplı bağırsak hastalıkları, yaşam kalitesini ciddi şekilde düşüren karın ağrısı, ishal, kanlı dışkılama gibi belirtilerle ortaya çıkan kronik sağlık sorunlarıdır. Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Murat Sarıkaya, bu rahatsızlıkların en yaygın türlerinin ülseratif kolit ve Crohn hastalığı olduğunu belirtti. Doğru tedavi ve beslenme ile bu hastalıkların kontrol altına alınabileceğini vurguladı.

‘İltihaplı bağırsak hastalıkları genellikle uzun süreli ve tekrarlayan ataklarla seyreder’

Prof. Dr. Sarıkaya, inflamatuar bağırsak hastalıklarının, bağırsağın iltihaplanması sonucu ortaya çıktığını ve bağışıklık sisteminin düzensiz çalışması ile genetik yatkınlığın bu hastalıkların sebepleri arasında olduğunu belirtti. Ülseratif kolit, kalın bağırsağı etkileyerek kanlı ve mukuslu dışkılama ile belirti verirken, Crohn hastalığının ise ince bağırsağı tutarak karın ağrısı ve ishal ile kendini gösterdiğini açıkladı.

Yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bu hastalıkların sosyal yaşantıyı da negatif etkilediğini vurgulayan Prof. Dr. Sarıkaya, gece uykudan uyandıran dışkılama isteği ve sürekli karın ağrısının hastalar için ciddi bir yaşam zorluğu oluşturduğunu belirtti.

‘Tanıda endoskopik yöntemler önemli’

İnflamatuar bağırsak hastalıklarının tanısında laboratuvar testleri, görüntüleme teknikleri ve endoskopik incelemelerin önemli olduğunu ifade eden Prof. Dr. Sarıkaya, hastalığın doğru teşhisi için endoskopik incelemenin gerekliliğini vurguladı.

Tedavi sürecinde raporlu ilaçların düzenli kullanımının ve kontrollerin aksatılmamasının önemini vurgulayan Prof. Dr. Sarıkaya, tedavi planının hastalığın kronik ve tekrarlayıcı yapısını dikkate alarak uzun vadeli olması gerektiğini belirtti.

‘Doğru beslenme hayat kurtarır’

İBH hastalarının beslenme alışkanlıklarının hastalığın seyrini etkilediğini belirten Prof. Dr. Sarıkaya, özellikle şekerli, paketlenmiş gıdalar, gazlı içecekler ve baharatlı yiyeceklerden kaçınılmasının önem arz ettiğini söyledi. Doğru beslenme planının tedavi başarısını direkt olarak etkilediğini vurguladı.

‘Düzenli kontroller şart’

İBH’nin uzun süreli ve tekrarlayıcı doğasından dolayı hastaların düzenli kontrollerin önemini vurgulayan Prof. Dr. Sarıkaya, hasta uyumunun tedavide başarının anahtarını oluşturduğunu belirtti. İlaçların düzenli kullanılmaması veya kontrollerin aksatılması durumunda yapısal deformitelerin ortaya çıkabileceğine dikkat çekti.

Related Posts

‘Deri kanseri, vücudumuzda en yaygın olarak görülen kanser türüdür’

Deri kanserinin vücutta en yaygın olarak görülen kanser türü olduğunu belirten Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzmanı Dr. Haydar Yöndem, “Her kanser türünde olduğu gibi deri kanserinde de erken teşhis hayat kurtarır” dedi.

Bilimsel çalışma yapıldı: D vitamini takviyesi hücresel yaşlanmayı yavaşlatabilir

Bilimsel çalışma yapıldı: D vitamini takviyesi hücresel yaşlanmayı yavaşlatabilir

Her gün dondurma yersek ne olur? Bilim cevabını verdi!

Dondurma, sıcak yaz günlerinin vazgeçilmez tatlılarından biri. Ancak her gün tüketildiğinde vücuda nasıl etkileri oluyor? Bilim insanları, düzenli dondurma tüketiminin hem olumlu hem de olumsuz sonuçları olabileceğini belirtiyor.

Domatesteki bu çizgiler içinin pestisitlerle dolu olduğunu gösteriyor!

Son yıllarda, gıda güvenliği konusunda artan endişeler, özellikle meyve ve sebzelerdeki kimyasal kalıntıların izlenmesiyle ilgili daha fazla dikkat çekmeye başladı. Domatesler de bu konuda önemli bir yer tutuyor. Yapılan araştırmalar, domatesin iç kısmında görülen belirli çizgilerin, pestisit kalıntılarının varlığını işaret ettiğini ortaya koyuyor.

Covid aşısızlarda pıhtı riski, 3 kat daha fazla

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, ani kalp krizi vakalarının, Covid-19 aşıları ve kalp-damar sağlığı üzerindeki etkisini değerlendirdi. Aşılara yönelik spekülasyonların bilimsel verilere dayanmadığını belirten Özlü, “Aşı olanların pıhtı ile ilgili hastalıklarının oranı, aşı olmayanlara kıyasla belirgin şekilde az olduğu ve aşı olmayanlarda ise 3 kat fazla pıhtılı hastalık ortaya çıkmış. Aşıların, pıhtı ile ilişkili kalp-damar, beyin-damar ve toplardamar sistem hastalıklarından koruduğu belirlenmiş” dedi.

Evdeki en sinsi mikrop yuvası! Klozetten 75 kat daha kirli, salonda baş köşede duruyor

Evde en kirli yerin tuvalet olduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz. İngiltere’de yapılan bir araştırma, evdeki bu eşyanın klozet kapağından 75 kat daha fazla bakteri barındırdığını ortaya koydu. Özellikle evcil hayvan sahipleri için bu durum daha da endişe verici boyutlara ulaşıyor.